Видео

Hamit , Türk futbolunu sevme, Türk halkını da sevme lütfen, bu kadar kibirli ve egosu yüksek konuşman , siyasi olarak birilerini hatırlatiyor, onlarla yakın olduğun için orada duruyorsun, Kuntz faciasını unutmadik, Türkiye tarihinde ilk defa Ermenistan’la berabere kaldı hem de kendi evinde , lütfen Türk futboluna hizmet etme.Hele yardım hiç etme.

iki yıl önce klasik bir lise sabahıydı ilk iki ders matematikti çok net hatırlıyorum. Pazar akşamıda düğündeydik düğünde pasta, kola, kandil simidi, dönüş yolunda gece kokoreç falan mideyi bozduk anlaşılan. İşte ders işliyoruz hoca vır vır bişeler anlatıyor ama ben felfeci haldeyim. midemin içinde partiliyorlar sanki. ne yapıcam ne edicem diye düşünüyorum ama o kadar sıkıntı bi haldeyim hayal edemezsiniz. koşa koşa hocaya gittim hocam tuvalete gidebilirmiyim diye . hoca izin verdi ama benim o koşa koşa ve muzdarip yüz ifademle sınıf bende büyük abdestle alakalı sıkıntıları anlamıştı. çıktım koşa koşa ama tam merdivene adım attım ki benim bağırsak takımları iflasinyo. paçalardan o sıcaklık hissiyle akmaya başlıyor ve brnde koşmaya devam ediyorum. alttan pıt pıt damlarkene gittim ve ne kaldıysa tuvalete boşalttım. pantolom don herşey gitti herşey. ne yapacağımı düşünürken zil çaldı. işte sorun orada başladı. sınıftan çıkanlar yolda kakalarımı gördü ve yanıma geldi. tüm sınıf anladı cart curt oldu ve hayatım kaydı gibi başıma kaynar sular döküldü arkadaşıma müdüre ailemi aratmasını istedim ve annem geldi, hayatımın en rezil anısıydı. lisehayatım lefleşil geçti bu sayede

1:59:23 Hoca muhabbet doğru olabilir, at yetiştirdim zamanında, hiç böyle bir şeye yormadım ya da paranormal bir olaya denk gelmedim ama ara sıra atların yelelerinin kendi kendine örüldüğüne şahit oldum.

şahsen bu hikayelerin hepsinin kolpa masal olduğunu düşünüyorum. bu tür hikayeler neden hep türkiyede yaşanıyor diğer hristiyan ülkeleri geçtim diğer müslüman ülkelerde bile böyle şeyler yaşanmıyor pek

Milli oyuncumuzun neredeyse canına kastediliyordu abi bu ne cidden, korkunç.

OKUL ANISI; İsmimin gözükmesinde problem yok fakat fotom ve soy ismim gözükmezse sevinirim :). Hoca, sene sanıyorum 2010. 11. sınıftayım. Bursa’nın bir ilçesinde anadolu lisesinde okuyorum. Okulun sporla ilgilenen, popüler çocuklarından biriydim. Derslerim çok iyi değildi fakat hem sporla ilgilendiğim için hem de öğretmenlerle aram iyi olduğu için sınıfı ve dersleri bir şekilde geçiyordum. Sınıfıma yeni bir matematik öğretmeni gelmişti, bir önceki varken notlarım iyiydi, matematiği de seviyordum fakat yeni hoca geldiğinde işler pek de iyi gitmemeye başlamıştı. Bir arkadaşımın tavsiyesiyle o arkadaş dahil 3 arkadaş ilçedeki özel okulda matematik öğretmenliği yapan çok iyi bir hocadan özel ders alalım dedik. Dersler iyi gidiyordu, hoca da arkadaşımız gibi olmuştu ve bir kaç ders sonra özel ders hocası bizi samimi görerek zamanında olan ama şu an olmayan bir servis olan google gruplar içinde neredeyse tüm türkiyeki öğretmenlerin dahil olduğu gruplardan bahsetti, forum-blog gibi işleyişi vardı, öğretmenler birbirlerine soru sorar, paylaşır etkileşime girerlermiş. Kar suyu kulağa kaçmıştı bir kere. Matematik yazılıları çok zor geçerdi. sınavı geçmek için bir oyun yapmaya karar verdik. Fikir babası bendim ve planı beraber oluşturduk. Bu gruplar içinde bir fake hesap açtım. Adımıza Fatih Erzek demiştik. Samsunluyduk ve inandırıcı olması için pp ye samsun Atatürk heykel fotosu koymuştuk. Profilde de 2-3 tane matematik öğretmenliği ile alakalı post paylaşmıştık. Sınav yazılısı gününden bir önceki gün öğlen saatlerinde hedefteki okulumuzun matematik öğretmenine yazdık, “hocam merhaba, şu okulda öğretmenlik yapıyorum, yarın yazılı yapmam gerek ama fırsat bulup hazırlık yapamadım. Elinizde hazırladığınız sınav varsa paylaşabilir misiniz?” Sınıfımızın hocası pat diye bize ertesi gün yapacağı sınavı göndermişti, üzerinde okulumun ismi, sınav tarihi ve saati, sınavın yapılacağı sınıf isimlerine kadar vardı. Bu kadar basit olacağını düşünmemiştik ve heyecanlanmıştık. Elimize geçen soruların yanıtlarını hemen çözüp cevap anahtarı çıkardık ve aramızda arkadaşlarla anlaşıp cevapları başka hiç kimseye vermeyeceğimize dair sözleştik. Sınav günü geldi. Sınav şıklı ve şıksız sorulardan oluşuyordu. Ben çakallık yapıp sınavdan bilerek 100 almamaya karar verdim, şıksız olan çok zor bir soruyu yapmayarak 85 gibi bir şey almıştım. Diğer iki salak arkadaşım hem direkt 100 aldılar (kaldı ki bu ikisinin mat dersi benden daha kötüydü) hem de bir tanesi sevgilisine de söylemiş cevapları ve kız da 90 gibi bir şey almıştı. Yine de güzel bir operasyondu ve mutluyduk. Fakaaaat, sınavdan 1 hafta sonra bu iki arkadaşı sınav sonuçları şüpheli olduğu için müdür odasına çağırdılar. 100 aldıkları için matçı şüphelenmiş ve sorguya çekmiş çünkü şıksız sorudaki cevabı yazarken kullandıkları formülü biz henüz derste görmemişiz. Bizim salaklar da dökülmüşler müdürün yanında sınavı siz bize attınız dün diye ama neyseki beni açığa çıkarmadılar. Olay çok büyüyebilirdi fakat müdür ve öğretmen bir olup olayı diğer öğretmenlere de yansıtmadan halı altı etmişler, bizim çocuklara da bu yüzden fazla ceza vermemişler. İkisi 2 hafta kadar uzaklaştırma ve çok daha zor bir sınava girme cezası aldı. Matematik hocasını da bizim sınıftan çektiler, olaydan 2 ay sonra da ilçeden farklı yere gitmişti hoca tayinini istemiş. 15 temmuzdan sonra da öğrendik ki hem matçıyı hem müdürü içeri almışlar örgüte üyelikten, demek ki oradan samimiyetleri vardı ve ortaya bu yüzden çıkarmadılar olayı, matçıyı korudu müdür :D. Böyle bir olay işte. Hastalarına selamlar. İsmimin gözükmesinde problem yok fakat fotom ve soy ismim gözükmezse sevinirim :).

Lise 3'de İngilizce sınavına girecektik. Benim İngilizcem iyi olduğu için yanımdaki arkadaşla sınavdan önce anlaşıp ben kendiminkini bitirdikten sonra kağıtları değiştirip onunkini de yapacaktım. Sınav başladı ben kendiminkini bitirdim sıra geldi kağıt değiştirme işine. Arkadaş kağıdı hızlıca sürükledi ama sırada çok kalem çiziği olduğu için kağıt ne bana geldi ne onda kaldı, kağıt tam ortada. Biz bir birbirimize bakıyoruz bi kağıda bakıyoruz. Hoca da gördü ama "arkadaşlar sadece kendi kağıdınızla ilgilenin" dedi, istese ikimizin kağıdına K yazardı. O anki telaşımız inanılmaz komikti. Hala birbirimize anlatır ve katıla katıla güleriz.

Hoca korku yayınları seri olsun

Hasan hoca selamlar yaş benim 22. Lise 2 ye giderken 6 kişinin organize kopya sistemi kurup matematik sınavının iptaline neden olduğu anımı anlatmak isterim. İlk dönem ilk sınavlar başlamış sıra matematik sınavına gelmiş tabi hiç bir şey bilmiyoruz çalışmamışız. Hocamızda biraz sıkıntılı bir kadındı yaşlı, psikolojik sorunları vardı. (Kadının dersleri sabah ilk derslerse gitmezdik çay sigara poğaça yerdik çünkü dersi anlatamiyordu üstüne Lise 1 deki dersimize giren hocanın, lisedeki kendi hocasıydı yani baya yasliydi) Sınavdan önceki ders arkadaşlarla oturup sınıfta kara kara düşünüyoruz üçlü kız Grubu geldi dediler soruları cevaplarını hocanın çantasının içinde gördük. Tabi bizde bunları almamız lazım ama kimsenin gotu yemiyor, benimde bi arkadaş var gazla inanılmaz çalışır. Ben onu bi güzel gazladim soruları alırsın diye, hemen plan kurduk kızlar hocayı tahtada oyaladılar bende kilolu olduğum için yanıma boyu uzun arkadaşı alıp öğretmen masasının önünü kapadım diğer arkadaşta sorularin sadece 8 tanesini telefonla çekti normalde sadece 6 mizin arasında kalacaktı tabi kalmadı bütün sınıf öğrendi ordan diğer sınıflarada gitti muhabbet ama isimlerimiz bilinmiyor. Tabi sınav sonrasında bunu hocalar da öğrendi ve iptal oldu sınav(diğer sınıflardan birileri şikayet etmiş) 3 lü kız grubundan birinin ismini veriyorlar ama bizim isimler bilinmiyor tabi o kız müdüre gidiyor kızda bizim gazla çalışan arkadaşının ismini veriyor( işin kötüsü benim daha Lise 1 den kopyadan yakalanmıştım kınama cezası almıştım bide kavga olayım var ondan ceza almamıştım. bundan da disiplinlik olursak babamın beni nasıl sikecegi aşikardı evde) onun korkusuyla arkadaşa nolursun benim ismi verme diye yalvardım (ki adam gibi adam vermedi) sonunda kesin kanıtlı bir isim olmadığı için kimse ceza almadı (Herkes baska isimler verdi çünkü) sonrasında zümre hocaları herkesin sınıfta yazılı ifadesini aldılar (orda da tüm sınıfı örgütlemiştik herkes aynı ifadeyi verecek diye) Hocalardan biri bu okul ilçenin en iyi okulu kurulduğundan beri böyle bir olay olmadı (Kuruluş 2005) yazıklar olsun dedi sınıfa. Biz tabi işin taşşağındayız ne buyuk iş yaptık diye. Soruları çaldığımız da 70 almıştım iptalden sonraki sınavdada önüme sınıfın en zeki kızı benimde o zaman hoşlandığım kız gelmişti ondan kopya çektim yine 70 almıştım. Sonuçta istihbaratı veren 3 lu kız Grubu, Azmettiricisi ben, yardım yataklık yapan uzun arkadaş ve uygulayıcı gazlı arkadaş kimse ceza almadı şükür. Okulunda ilk organize kopya işini biz yaptık ondan dolayı hala gururluyumdur. Hoca seviliyorsun ekibe selam umarım okursun yayında.

Hoca öncelikle uyarayım sıçmalı bir anı maalesef. İlkokul 2. sınıfa giderken son derse girmiştik. Dersin başlarına doğru feci şekilde büyük abdestim geldi. Hafif de ishal durumum vardı. Ama bağırsaklarla mücadele etmeye karar verdim çünkü popomu silmeyi bilmiyordum ve okulda sıçmaktan korkuyordum. 40 dakika dayanırım herhalde diye düşündüm. İlk başlarda kendimi zorladım fakat ucuna kadar gelmişti. Ben de hemen tuvalet izni alıp kendimi rahatlatmak istedim. Tuvalete gitmek gerçekten işe yaradı çünkü yürüyünce bok geriye doğru gidiyordu. Sınıfa döndüğümde biraz daha iyiydim. Fakat yine aynı şey oldu bu sefer dolabıma gitmek için izin aldım. Ayrıca dolaba giderken yanıma suluk almayı da akıl etmiştim çünkü bir daha hocadan izin isteme hakkı elde etmek istiyordum. Dolaba gitmek biraz rahatlattı. Ama ders sanki hiç bitmeyecek gibi geliyordu. Son hakkımı da kullandım ve dolaptan suluğu alıp su içtim. Artık herhangi bir bahanem kalmadı bok ile baş başayaydık. 5-10 dakika daha dayanayım derken tamamen ucundaydı artık. Dedim bari sessizce çıkarayım. Bi güzel bıraktım. Sonra millet kokudan rahatsız oldu ve hocaya şikayet etmeye başladı. Ama benim sıçtığımı anlayamadılar. Bende hemen rolllendim. ''Aynen ya kötü bi koku var'' diye kolpa sıkıyorum. En sonunda kokunun dışardan geldiğine kanaat getirdik. Ders sonunda bitti kimseye belli etmeden okuldan çıktım. Annem beni bekliyordu. Gözlerim hafif dolarak ''Anne ben altıma ettim'' dedim. Annem elimden tutarak eve götürdü ve pantolonu çöpe attık. Babam hala bunun makarasını yapar. Herkese sevgiler

1:13:00

Yolculuk esnasında müthiş keyifli gitti teşekkürler Bielsa Ekibi ❤️

9. sınıftaydım. Okulumuz tadilatta olduğu için bize 1 dönem için başka bi bina vermişler oraya gidip geliyoruz. Evimden okula gidebilmem için binebileceğim tek bi otobüs var o da her sabah tıklım tıklım olur. Yine okula gitmek için bindim otobüse. Ortalarda tutundum üst üste gidiyoruz. Giderken bana bişeyler olmaya başladı. Midem bulanıyo, halsizleşmişim, gözüm kararıyo. Dedim cam kenarına gidip dışarıya bakarak gideyim belki iyi gelir. Abinin birine söyledim sağolsun yer değiştik. Ama ben gittkçe daha kötü oluyorum. Midem iyice bulandı hareket etmiyorum kusmamak için. Otobüsten inmeye çalışsam o kalabalıktan geçerken kusarsam korkusuyla bekliyorum yerimde. Okula 10 dakika mesafe kala artık dayanamadım. Mideyi yukarı çıkardım ama inanılmaz iradeli bi hareketle tüm kusmuğu ağzıma hapsettim. Tabi benim yanaklar şişti hafiften ama rahatlamıştım artık. Millet yanaklarımdan dolayı bana tuhaf tuhaf bakmasın diye birazını geri yutma fikri geldi aklıma. Otobüs biraz boşalmıştı ama bu sefer okula geç kalmamak için inmiyorum. Zaten az kaldı bidaha diğer otobüsü beklemiyim. ( 9.sınıf olmasam geç kalmak umrumda olmazdı daha yeniyim lisede) Neyse ben çok hafif bi yutkundum. tabiki iğrenç geldi. bir iki dakika toparlanmayı bekledim ve bi ufak yudum daha. bi tane daha. artık bünyem izin vermiyodu bu pisliğe ama çok az daha yutarsam yanaklarım normale dönecekti. Son yudumu alınca artık vücut bu olaya dayanamadı ve midemden bi kusmuk hücumu daha geldi ağzımdakilerle birlikte püskürtmeli kustum otobüs camına. inanılmaz bir alan kapladı kusmuğum camda. 1 durak kalmıştı zaten okula. yanımdakilerin tepki vermesine fırsat kalmadan indim aşağıya. muhtemelen tüm yolculuk kokudan öldüler. sınıfa da ucu ucuna yetiştim tuvalete bile girmedim yoklamaya yetişmek için. çantama bulaşmıştı çok az onu da kızın birinden aldığım ıslak mendille sildim.

Liseden bi anı anlatayım hoca.Altına sıçmalı hikaye isteyince rezil olup olmamayı çok düşünmeden yazayım dedim.Lise 9'un kasım ayıydı biraz soğuktan üşütmüştüm mideyi dışarıda da tuvalete gidebilen biri değilim çok(okul tuvaletine sıçabilen cindir zaten).O zamanlar da bi kıza deli vurulmuştum sürekli okulda peşindeyim tenefüslerde sürekli beraber geçiriz öğle aralarında yemeği beraber yeriz.Öğle arasından önceki ders beni bi karın ağrısı sardı ama bir şey olmaz geçer diye düşündüm ve kızın yemek yiyelim teklifini geri çevirmedim.Yemeği yedik(yağlı ve fastfooddu).Her şey güzel hoş bende bi sıkıntı yok ta ki son derse kadar.Soğuk soğuk terlemeye başladım karın ağrısından dersi öyle böyle bitirdik çıkarken kıza bakıp çıkamadım bile koşa koşa kendimi servise attım.Servisin de inanılmaz kötü bi olayı var sabahın 6.15inde beni alır 7.50teki ders için 15.20 de okuldan çıktıktan sonra 16.45-17.00 sularında en son beni bırakır(belki büyük şehirdekiler için kısa bi zaman olabilir ama elazığ gibi küçük bi şehirde çok uzun bi süre).Ben servisçiye ne kadar yalvarsam da abi ilk beni bırak diye rotamı bozamam olmaz dedi.Ben o serviste nasıl yolculuk yaptığımı hatırlamıyorum tüm çukurlarda tümseklerde zor tutuyorum kendimi.Servisten inmeme az kaldıkça daha da bastırıyo artık bıraktım bırakıcam. Çok yaklaştık diye bütün gücümle sıkıyorum kaseyi. Sevisten kendimi atıp koşarak apartmanın kapısına geldim hemen açtım ve asansörün 0 da olduğunu umarken bir de ne göreyim asansör 7.katta.İçimden hadi oğlum dayan yapabilirsin dedikçe daha da artıyor.O asansör bir şekil geldi ama artık dayanamıyordum asansöre binip kapı kapandığı gibi artık kasedeki kaslar yeter ulan diyip gevşedi asansörün ortasında altıma sıçtım kısscası eve sadece 5 adım kalmışken neyseki kimse görmedi bu da böyle bi anımdır hocam. Sizleri çok seviyorum YKS senesinde kafamı dağıtabileceğim yüzümü güldüren nadir şeylerden biri bu yayınlar sağolun tekrardan.Hastaları delileri manyakları kafayı kırmışları kendinden geçmişleri

Öğrencilikten öğretmenliğe..Selamlar sevgiler beyler. Lise 2'de bi ilçede yurtta kalıyodum.normalde her hafta sonu eve giderken bi kereliğine istanbuldaki çocukluk arkadaşımın yanına gidip hafta sonunu orda geçirmek istedim. Ama sorun şuydu babamlar çocukluktan beri o çocuğu hiç sevmez ve takılmamı istemezdi. Bende bi risk alıp cuma gününden plana başladım. Yurda eve gidiyorum dedim babama da yurtta kalıcam dedim. İkiside tamam dediler ve hafta sonu elemanın yanına gittim takıldık ettik kafam dağıldı. Normalde pazar akşamı dönmem gerek ama arkadaş bi gece daha kal takılırız yarın sabah ben seni bindirip okula yetiştiririm dedi. En büyük hatayı orda yaptığımı anladım ve asıl olay burda başladı. Ertesi sabah otobüse bindim ama okula 1 saat geç kaldım. O sırada okul müdürü geç kalan öğrencileri tek tek arardı. Müdür babamı aradı, babam, yurtta kaldı bu hafta eve gelmedi dedi ve beni aradı. Bende uyuyakaldım yurrtta şimdi gidiyorum okula dedim. Babam bi daha bunu müdürü arayıp söylemiş. Müdür işkillenmiş yurdu aramış bu uyuyamıkaldı diye. Yurt yoo bizde kalmadı eve gitti demiş. Müdür durur mu bi daha babamı arıyo. Babam önce yurdu sonra bi daha beni arıyor ama ben korkudan telefona bakamadım bile. Ben o anın telaşıyla müdür kapısının önünden çaktırmadan geçeyim derken beni yakaladı ve nerdeydin diyo sordu müdür. Mecbur söylüyorum arkadaşın yanına gittim diye ama müdüre yalvarıyom hocam bizimkilere demeyin aramızda kalsın diye. O da tabiki söylücem olum dedi ve bi daha babamı aradı.sonra daha telefon trafiği. Sonra ben çıkarken sinirden kapıyı sert vurunca bide disipline gittim. Okul çıkışı ise babamın gazabına uğradım bide. Arabayı kullanırken arkasına döne döne vuruyodu bana. Ama o gün bu gündür o arkadaşımla kardeş gibi hâlâ devam ederiz bu anıya güleriz. Şuan öğretmen oldum ama o an ben müdür olsaydım ne yapardım diye düşünüyorum bazen

Hocam bu tip maçlara gitmeye devam et çok güzel olmuş.

Selamlar, Hikayem 2022 yılında geçiyor o zamanlar 9.sınıfa gidiyorum ve o gün karne günüydü. O gün herzaman ki gibi kalkıp simit ve meyve suyumu içip okula gidiyordum servis ile ama herşey o zaman başladı Servis çok hareketliydi ve midem bulanmaya başlamıştı ama olayları çok takmadım ve okula vardık. O zamanlar a sosyal olduğum için tek bir arkadaşım vardı ve servis çok erken bıraktığı için o da gelmemişti daha, ayrıca okulada giremiyorduk okulun kapılarını kapatmışlardı herkes dışarıdaydı. Bende oturacak yer arıyordum ama tüm banklar kapılmıştı o yüzden okulun arkasındaki yangın merdivenlerine gittim ve en üst kata çıktım. Orada kimse yoktu ve mermerin üstüne oturdum. Bir süre sonra karnımın ağrıdığını hissettim ve yangın merdivenlerinin en üst katındaki kapı açıktı şanslıydım. Hemen tuvaletin kapısına gittim ve açmaya çalıştığımda açılmıyordu kitlemiştiler, daha sonra tüm kapıları zorlamaya başladım hatta kızlar tuvaletini bile ama yoktu hiçbiri açılmıyordu ve artık dayanamıyordum çok kötü ishal olmuştum anlaşılan. Ayrıca okulun dışınada çıkamıyordum izin vermiyordular girdikten sonra ne saçma şeydi anlamıyorum. Okulun koridorlarında korku filmi karakteri gibi sekerek gidiyordum ve okulun ön kapısı kitli olduğu içinde kimse yoktu. En sonunda tutamıyacağımı anladım ve pes ettim bir yere yapmam lazımdı. En doğru yerin Yangın merdivenlerinin en üstü olduğuna karar verdim. Ayrıca bir alt katımda 2 kız vardı konuşmalarını duyabiliyordum inşallah gelmezler diye dua ettim ve oraya çömelip yaptım ama mermere çarpma sesi geliyordu o yüzden hemen yapıp gitmek istiyordum yoksa kızlar noluyor diye gelebilirlerdi. Hemen yaptım ve o zamanlar covid olduğu için maske vardı bende ona silip bir köşeye attım ve Oradan kaçtım. Ardından arkadaşım geldi ve ona hiçbirşey çaktırmadım karneler alındı ve eve gittik. birkaç gün sonra aileme anlattığımda benle makara yaptılar ve gülüştük. Okul açıldığında hemen oraya gittim ve hiçbirşey yoktu demek ki Hademeler temizlemişti ama büyük ihtimal bana çok sövdüler.. onların yerinde olmak istemezdim.

buraya nasıl hikaye gönderebilerim

Hoca selamlaaaar. Bu anlatacağım olay lise 4 de yaşanıyor. Okuduğumuz lise şehirden uzakta çevresinde hiçbir şey olmayan saçma sapan bir yerde. En yakın evler yaklaşık 1 2 km uzaklıkta ve o evlerin arka tarafında niğde devlet hastanesi var, şehir oradan itibaren başlıyor yani. O tarafa doğruda okula gelen tek yol var herkes o yolu kullanıyor. Sağı solu tarla ıssız bir yol. Neyse lise 4 olduğumuz için sınav senemiz diye bizi sıkmıyor hocalar. Genellikle serbest bırakıyorlar ders çalışalım falan filan diye. Ders hiç işlenmiyor sayılır. Bizimde 4 5 erkek sınıfın en haylazları bir arkadaş grubumuz var. Sürekli sigara içmeye dışarı çıkarız takılırız sohbet muhabbet falan ders sınav umrumuzda değil. Bir gün yine herkes dersteyken okuldan çıktık sigara içmeye. O anlattığım yola doğru yürüyoruz. Mevsim kış hava buz gibi hafif kar yağıyor ve sisli bir hava var. Bende o zamanlar okul futbol takımında oynuyorum geçen haftaki maçta ayağımı sakatladım hafif topallaya topallaya yürüyorum. Neyse sigaraları yeni yaktık devam ediyoruz. Bir anda okul tarafından araba sesi geldi bize doğru geliyor. Arkadaş müdürün arabası olduğunu fark etti. Bir anda refleks küfürü ile birlikte müdür diye bağırdı. Hepimiz sigaraları attık yere bir anda üstüne falan bastık çaktırmadan. Müdür sigaraya aşırı takık psikopat bir herifdi. Sigaradan kaç kişiyi disipline vermişti. Neyse görmedi sigarayı yanımıza geldi durdu arabayla. Nabıyonuz lan burda dedi. Kimseden bir ses çıkmıyor. Baktım biri bir yalan sıkamayacak. Ben sıkayım dedim. Hocam ayağımı sakatlamıştım biliyorsunuz ağrılarım arttı hastaneye götürüyordu beni arkadaşlar dedim.(müdür sakatlandığımı biliyor maçı izlemeye gelmişti beni de tanıyor). Olum salak mısınız siz 5 kişi mi gidiyorsunuz hastaneye bu havada bana niye haber vermediniz dedi. Bunu diyince sıktığım yalanın saçmalığını fark etmiştim. Müdür öyle diyince bir şey diyemedik. Neyse ardından müdür Alim sen gel arabaya ben bırakayım seni hastaneye, gençler sizde okula dönün dedi. O an içimden aha sıçtık dedim. Neyse söve söve arabaya bindim karaktersiz arkadaşlarım gülmeye başladılar tabi o an. Arabaya bindik gidiyoruz hastaneye doğru girdik acile. Hocam bundan sonrasını ben hallederim sağolun siz gelmeyin dedim. Olmaz birlikte girelim dedi. Hocam ailemi aradım onlar gelecekler dedim yalan sıktım öyle ikna ettim. İyi dedi öğleden sonra gelme o zaman git dinlen dedi. Tamam hocam sağolun dedim. Sonra müdür gitti. Ben hastanede kaldım tek başıma ayağım falan da ağrımıyor yani çok kötü değil. Diyorum ne bok yicem şimdi napacam. Sigarada içemedim zaten sigara arkadaşlarda kaldı. Dedim yapacak bir şey yok okula döneyim bari. Çıktım hastaneden buz gibi havada titreye titreye okula dönüyorum. 15 20 dk falan yürüdüm okula. Şerefsiz arkadaşlarım okulun girişinde bekliyorlar. Ama kahkalarını metrelerce uzaktan duyuyorum yarılıyor ibneler. Bense sislerin içinden hafif topallaya topallaya okula doğru yürüyorum. Onların gözünden kendimi düşününce harbiden bende yarılırdım o görüntüye. Keşke yanımda bir dal sigara olsaydı o soğukta o yolu yürüdüğüm zoruma gitmezdi koymazdı. Bu anıyı hiçbir zaman unutmayız hiçbirimiz ara sıra anlatır güleriz hala arkadaşlarla.

hasan hoca selamlar olay daha çok yakın yaşandı (yaklaşık1 ay) baharın gelmesiyle birlikte dersler seyrekleşmiş etkinlik tarzı olaylar başlar bizim okulda bi bilgi yarışması var imiş bizim başkanda kendi dahil 3 kişiyi yazdırmış yarışmaya(ikisi en yakın arkadaşım sınıfın en iyileri) okulumuzun yıkılmasından dolayı kızlar ile bizim okullarımızın binaları ayrı cuma son iki saat bizim erkeklerden iki sınıf deplasmana gidiyoruz(bizim hocaların bizden tek beklentisi diğer erkek sınıfını geçip sonuncu olmamamız) bizim başımızda iki hoca var ve cidden deplaseye gidiyoruz neyse biz giittik kapıdan girdiğimiz anda bütün gözle bize dikildi ( aşağılayıcı bakış) şeklinde neyse bizi indirdiler aşşağı salona bizim ilk oturduğumuz yerde (salonun tam ortasına hilal şeklinde oturduk) rahatsız oldukları için hocaları ( aynı anda sunucu) bizi oradan kaldırıp en arkaya yolladılar ben arkıma bizi arkaya yollandığımızı görünce üzüldük kızların en iyi sınıfının hocaları bizim 2 senedir matçımız salona girdiği anda hayvanat gibi hocayı alkışlayıp götünü kaldırdık (hayvanatsı hareketler ile ) kızlar bize yine iğrenç varlık gibi bakmaya devam ediyor böyle yaptığımız için neyse yarışma başladı jurilerin ikiside onların hocaları( bi tanesi bizim çok sevdiğimiz felsefeciydi bizi sattı) başlamadan ben ilk bi itiraz ettim bizim hocalar aracılığı ile bu itirazımın kabul görmemesinin ardından yarışma başladı mattan çıktık nerdeyse full gidiyorlardı ztn bizimkilerin matematiği iyiyidi bizimkiler her doğru yaptığında salonu inleterek baskı altına alıyorduk onlar yanlış yaptığında gülüyorduk bu şekilde iki üç uyarı aldık . biziim soruları önden onların sınıf öğretmeni bizim matçı önden çözüyor neyse öyle bi soru geldi ki yani kimsenin bilemeyeciği bi soruydu galiba genel kültür cevap a idi hoca çözüp bize söylüyordu sonra aniden aklımıza 3 gün önce öylesine konuştuğumuz bi muhabbet geldi bir öksürük a iki öksürük b üç oksürük c tarzı bi tane de el yoluyla vardı ama onların yarıştığı kürsüde sırtları bize dönüktü sadce bir arkadaşım tam köşeye geldiği için bizi hafiften görebiliyordu öksürsün biri hemen bi kere dediler ben ama öyle bi öksürdüm ki öksürüdğüm anda bütün salon bana kitlendi (yaklaşık 100 kişi) bizim yarışanlar herkes bana bakarken hem gülüyorlar hem seviniyorlar neyse bütün salon bana kitlendikten sonra gülmeye başladılar ardından ortam tekrar ciddileşti sorunun cevabını doğru yapan tek takım bizim sınıf olunca kızlar aniden juriye gidip itiraz ettiler ondan sonra ufak bi karmaşa çıktı juri yanıma geldi beyler yapmayın böyle şeyler dedi enseme bi şaplak attı (bizi satan felsefeci) ondan sonra sunucu açıklama yaptı evet böyle şeyler yalnış anlaşılabilir tarzı aslında o kadar sert değilkdi ama ben ve arkadaşlarım çıkıştık hocam burada zaten deplasmandayız bizi en arkaya attınız baskı altına almaya çalışıp kopyacı algısı yaratıyosunuz bu yarışma bu şekilde olmaz dedik zaten burada herkes az çok taraflı tarzı bişey dedik (4 kız 2 erkek sınıfı var) sonra yok işte öyle değil sizde bizim öğrencimizsiniz tarzı şeyler söylediler (bu şekilde haksızken haklı duruma düştük) neyse ama yinede bütün gözler sorular gelirken benim üzerimde ufak bi çevre kontrolu yaptığımda 3 hoca ve sayısız kız vardiyalı şekilde beni izliyordu neyse bu şekilde bizimkilerin bilemediği bir kaç soru daha oldu soruları ben bizim matçıdan alıp arkadaki arkadaşıma söylüyordum oda benim omzumdan eliyle iki üç tarzı numaraları işaret ediyordu yarışanların söylediğinie göre yaklaşık iki üç soruyuda öyle doğru yaptık yarışma bitti bizim diğer erkek sınıfı sonuncu oldu bizim sınıf matçının sınıfından sonra ikinci oldu onların birinci olduğunu duyunca haywan gibi yuhaladık ağlaya ağlaya kazandılar diye tezahürat yaptık bittiğinde bizim matçınıun sınıftaki kızlar hocayı darlıyodu hocam niye bizi tutmadınız biz daha galatasaraylıydık(bizim sınıfta 1 tane fenerli var ve konudan bağımsız en sevdiği sınıf biziz) işte söz vermiştiniz tarzı darlıyorlardı sonra biz hocanın aarkasına geçip rahatsız edici tavırlar sergileyince bıraktılar hocayı yarışma bitti arkadaşımla ben birbirimize sırıtıyoruzneyse bitti eve dönerken (yaklaşık 5-6 kişilik grubuz) benim aklıma hadi giderken bizi binaya uğrayalım müdür yardımcısından dışarı çıkabilme izni için hemde biraz gözüne gireriz beklentilerini anlatmıştım neyse gittik hocam dedik 2. olduk bize böyle yatılar şöyle baskı altına aldılar juriler sunucular herkes onları tututyordu bize orda kopyacı muamelesi yaptılar filan bayağı bi sydık sonra bide izin istedik ama tüm sınıf için niye diye sorduğunda sınıfça kazandık hocam dedik yüzsüzce neyse izinide aldık bi şekilde kendimizi acındırarak buda böyle bi anımızdı bu olaydan sonra iki üç kızda instadan istek attı bana gaiba aartık okulda daha fazla tanınan biriyim hilmi hocayada selam olsun iyi yayınlar

Hamit nolur git

Hasan hoca ve diğer hocalarıma selamlar. En büyük kabuslarımın sebebi okul anımı anlatmanın zamanı geldi artık. Şu anda üniversite son sınıf öğrencisiyim, birinci yılımız pandemiye bağlı onlinedı ve evde kalarak yılı bi şekilde geçirmiştim. Okulun uzaktan eğitim olmasını da değerlendirmek için evde spora başlamış, uzun uğraşlar sonucu 8-10 kilo verebilmiştim. (bu ayrıntı önemli) Daha sonra ikinci yılımda yüzyüze eğitime üniversiteye gittik. Tabi bende fazla kilolarımdan kurtulmanın özgüveni var. Kendimi mükemmel hissediyorum ve arkadaş grubumu da şekillendirmeye başlamışım. Daha sonra hocalardan birisi grup ödevi verdi ve sunum yapacağımızı söyledi. Grubumda herkes çekimser tabii hafiften hoşlandığım bi kız da var. Ona ne kadar girişken bi insanım vıbe ı vermek adına hemen ben sunarım diye atladım. Bölüm bayağı kalabalık tabii 120 kişinin önünde hünerlerini sergiliyorsun. Daha sonra iş bölümü yapıldı. Bizim sunum vakti geldi çattı. O gün kilolu zamanlarımdan kalma bayağı geniş bir kumaş pantolon giydim. Üzerine de beyaz bir gömlek. Tabii pantolon zaten genişti bir de kilo verince mümkün değil durmuyor. Oldukça yıpranmış bir kemerim vardı onu da takıp son deliğine kadar kapattım. Kemer o kadar kötü görünüyor ki ( yarıya kadar yırtık) gizlesin diye de gömleği içine sokmadan liseli dizilerindeki ergen elemanlar modunda okula gittim. Normalde rahattım ve sunum kaygım yoktu. Ancak bizim grubun stresini görünce ( hoca olabildiğine sert ve egoist) Bir anda hafiften heyecan vurdu. Benim sahne sıramın gelmesine 20 dakika kalmış artık. Dedim hemen koşup tuvaletimi yapayım karnım ağrımaya başladı çünkü. İlk sunum yapan da ben olduğum için ders başlamadan işi bitirip gelmem gerektiğinin farkındayım. Tam nakliye harfiyatını gerçekleştirdim ayağa kalkıp kemeri çektim. Kemer bir anda inceldiği yerden kopuverdi. Olayı idrak etmem bir kaç saniyemi aldı, kemer de zaten yarısı yırtıldığı için o stres çekişiyle ortadan ikiye bölünmüştü. Mecbur çıkarıp çöpe salladım. Ama pantolon dizimi kırmadıkça belimde durmuyo dikeldiğim anda ayakkabıya kadar iniyor. Arkadaşları arıyorum sessiz yardım çığlıkları atıyorum ama kimse telefonuna bakmıyor. Çaydanlık gibi elim belimde derse beş dakika kala amfiye gidip kürsünün arkasına durdum. Gruba vaziyeti anlatmak istiyorum ama hepsi yerine geçmiş sana güveniyoruz geçir bizi bu dersten edasıyla hafif tebessümle bana bakıyorlar. Sevdiğim kızla da biraz bakışınca dedim kürsü arkasından sunayım artık. İşte bu hayatımın hatasıydı. Hoca geldi sınıfla selamlaşmadan sonra sözü bana verip ön sıranın üzerine oturdu ciddi bir bakışla beni dinlemeye başladı. Ben de elim belimde konuştukça heyecanımı yenerek 20 dakika boyunca kürsü arkasından anlattım. Sunum bitti ve yerime yürürken de kızla bakışmayı ihmal etmedim. Ama bu esnada sırama doğru yürürken işi bitirmenin de verdiği rahatlıkla elimle pantolonu tutmayı bıraktım. Zaten bir kaç adım sonra yerime oturuyordum. Ama o birkaç adımda pantolonum aşağıya doğru kayarak bir anda dizlerime kadar indi. Refleksle dizleri kırmasam ayakkabıya kadar inecek namussuz. Sonra topla toplayabilirsen. Hemen pantolonun belini dizlerimden alıp tekrar popoma kadar çektim. Ama o arada bakıştığım kız, sınıfta beni izleyenler ve arkamdan yerime geçmemi bekleyen hoca da dahil herkes tarafından o vaziyette görülmüştüm. Önce derin bir sessizlik vurdu. Bende malı oynayarak hafif tısslayarak çok hafiifçe güldüm. Daha snra kikirdeşmeler başlamıştı ki hoca ayağa kalktı ve her insanın başına bu tarz şeyler gelebilir. Gülmeyin anlayışlı olun minimalinde 10-15 dakikalık bir konuşma gerçekleştirdi. Tabii o da ciddi durmaya çalışsa da başlarda tebessümünü gizleyemiyordu. Daha sonra ders devam etti başka sunumlar yapıldı ama bakışlar daima üzerimdeydi. İşin sonunda ise ne mi oldu. Hoşlandığım kızla üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen iki kelime konuşmadık. Sınıftakiler bu olay yaşanmamış gibi davranıyor, samimi arkadaşlarsa grupça oturduğumuzda gülmek istediklerinde bu olayı hala anlatırlar...( Not: dersten ben 100 arkadaşlarım 90 aldı, hoca on puanı da kırmızı boxerım herkesçe görüldüğü için okulu bırakmayayım diye vermiş sanırım.)

devamı gelsin serinin. (umar aminunun ayakları ters)🤣🤣🤣 #rize

Hasan abi selamlar Normalde tuvaletini aldatmayan biriyim . Sadece evde yaparım. Ama 7. sınıfın bir günü derste çok sıkıştım . Büyük abdest son kozlarını oynuyodu . Biz daha 5. derste olduğumuzdan tutarım dedim. Ama ne yazikki dayanamayıp dersin bitmesine 5 dk kala hocadan izin isteyip gittim. Erken gittiğim için tuvalet boştu ve koşenin bir solundaki alaturkaya yapmaya başladım. Benim büyük abdest biraz uzun sürdüğünden teneffüs zili çalıp , çocuklar tuvalete akın ettiler . 3 kişi geldi 2 si bizim sınıftan . Kahkaha atarak tuvalete geldiler . Seslerinden tanıdım. Ben hala büyük abdestimi yaparken büyük bir gaz çıkarma sesi geldi . Bu 2 cocuktan biri aha biri sıçıyo galiba diyerek , tuvaletleri kontrol etmeye başladı . Ondan sonra benim tuvaleti bulup içerde kim var diye sordu . Ben utana sıkıla benim la dedim . Çocuk gülerek sıçıyon mu la dedi. Bende hafif ıkınarak doğruladım . Sonra bu düşük iq lu arkadaşımız tuvaletin üstünden bakarak benim iş üstünde olduğumu gördü . Ben baya sinirli bir şekilde in aşşağıya dedim . Çocuk bağırdığımı duyunca sınıfa doğru kaçtı. Bende aceleyle tuvaletimi bitirip elimi yıkadıktan sonra sınıfa doğru gittim . Dersin başlamasına 5 dk kala sınıfa girdim. Herkes anlamadığım bir şekilde bana bakıyodu. Benim yakın arkadaş bana doğru bağırarak oğlum ossura ossura sıçılır mı dedi. Ben utnarak tuvallette tuvaletimi yapıyorum bir sıkıntı mı var dedim ama malesef herkes bana bakıyodu . Aralarında hoşlandığım da olduğu kızların bazıları benle dalga geçti. O tuvallette beni gören arkadaşımla kavgalık oldum. Çocuğa bir kaç defa kopya vermiş olmama rağmen böyle bişey yapmıştı . Ondan sonra bir daha kopya vermedim . ( Okulların son sınavlara yakın bir tarihti sınavlardan sonra bütün devamsızlıklarımı kullandım )

Dona sicmali en acayip video oldu RUclips tarihinde.

1:02:18 favori hikayem

Hoca selam, orta okul 8. sınfa giderken enteresan, komik, bi o kadar da komik olmayan(utanç verici) bir durum yaşadım; o zamanlar okulun haylaz sınıflarından birisiydik bu sebeple sınıf hocamız derslerde kaynatmayalım diye sınıftaki çoğu öğrencileri(haylaz olanlar)kızlı erkekli oturtma kararı almıştı. Tabiki bende o kafilenin içerisindeydim, bizi tahtanın önüne dizip random oturtmaya başladı, benim şansıma yine en arka sıra denk geldi. O yaşlarda çoğu erkek klasik üçgen külot giyiyordu, ben erken boxster giyen tayfadanım(düğmeli boxster giyiyorum o zaman) üçgen külot saçmalığı benlik değildir. Velhasıl bi derste benim genital organ(en makul sansür bu gibi geldi) pantolonun fermuarına takılmış deli bi acı veriyor! o anlık can havliyle düşünmeden attım eli tık kurtardım, yandaki kız da gözleriyle dahil oluyor tabi bu olaya hemen çeviriyor kafayı, bende fenasal bir utanç ve yüz kızarıklığı oluyor tabi neyse okul çıkışında kız bu olayı annesine anlatıyor, annesi sınıf hocasına, sınıf hocası enişteme(not geçeyim eniştem müdür yardımcısı)eniştemde babama söylüyor tabi. Dehşet bir utanç içerisinde bizimkilere genital organın fermuara takılmasını anlattığım saçma sapan, utanç bir anı yaşamış oldum. Kızın ailesi kızıda okuldan aldılar bi daha haber alamadım. O kız eğer hasan hocayı izliyorsan ya da bi yerde denk gelirsen, görürsen senden özür dilerim. Hocalara selamlar, chattekilere iyi seyirler dilerim Not: 23 yaşındayım o zamandan beri düğmeli boxster giymem

hocalar selam, yıl 2009-10 falan 4.sınıfım, o zaman bakugan çizgi filmi çocuklar arasında fenasal yayılmış biz de hastasıyız, bütün bölümlerini ezbere bilirim, çizgi film yayıldıktan sonra bunun oyuncakları da çıkmaya başladı piyasaya bakugan topunu yuvarlıyosun mıknatıslı kartın üstüne gelip açılıyo falan karakter, manyak bi teknoloji bizim için hepimiz deli gibi onlardan istiyo anne babasına aldırmaya çalışıyo, çok da ucuz bi oyuncak değildi. Neyse bi gün sabah okula gitmeden önce annemle kahvaltı yapıyoruz, ben bi yandan ağzıma patates kızartmamı koyarken bi yandan da sınıftaki elemanın dün okula bakugan getirdiğini aklıma getiriyorum ve anneme hemen ondan alalım diye başlıyorum söylenmeye, annem servisin geleceğini çok vaktimiz olmadığını söylüyo ama ben aptal bi veled edasıyla başlıyorum ''almazsak gitmem okula çıkıp alıcaz şimdi'' cümlelerine, kadına valla yazık ''yürü tamam yürü'' diye diye hemen çıkıyoruz evden, servise 10 15dk var, o zaman oturduğumuz mahalle 4.levent sanayi mahallesi, o oyuncağın olacağı 2-3 tane oyuncakçı ya da kırtasiye var toplasan, başladık bunlara yürümeye, ilki kapalıydı, döndük mahallenin yukarısındaki kırtasiyeye orda yok, annem diyo oğlum yok işte akşam bakarız yarın bakarız diye ben yok tutturmuşum bugün okula götürücem ondan diye, neyse koştur koştur dolanma sonrasında ilk baktığımız kapalı olan oyuncakçıya geri geldik adam açmış girdik ben uzaktan oyuncağı direk kestim, zaten allah bilir kaç defa gidip bakmışımdır ona hahaha, ben oyuncağı alıp anneme evet bu diye gösterirken bi yandan annem ufacık oyuncağa o kadar para vermenin üzüntüsüyle (o zaman galiba 50-75 tl falandı) servise yetişmek için elimden tutup yürümeye başladı. Servisteyim ayakta gidiyorum, bakuganımı almışım deli gibi mutluyum, bi anda cebimden bi ses gelmeye başladı ve bu ses bana çok tanıdık geliyo, elimi cebime attım bi baktım annemin kırmızı nokia telefonu ve asıl komik olup beni o an utandıran, annemin zil sesi Eylem Aktaş - Kömür Gözlerin şarkısıydı, işin benim için kötü tarafı sol çaprazımda aşkından öldüğüm kız oturuyodu, ulan dondum kaldım napıcamı bilmiyorum annemin telefonu niye bende derken evden çıkarken telefonun masada kaldığını annemin telefonu al diyişini benim de cebime atışımı hatırladım, akılda oyuncak varken telefonu anneme vermeyi falan düşünmemişim bile, arayan da kuzenim, annem telefonu bulamayınca karşı dairede oturan kuzenimden aratmış, sevdiğim kızın garip bakışları eşliğinde şarkıyı daha fazla dinletmemek için açtım dedim bende telefon, annem dedi hostes ablana ver o getirir bana neyse verdim okula gelince de oyuncağın mutluluğundan telefonu falan düşünmedim. Bu da böyle masum, bi o kadar aklıma geldikçe annemin benim için uğraşını hatırlatan bi anıydı. Okulda geçmiyo evet ama mevzu okuldan doğduğu için ve bana orayı hatırlattığı için anlatmak istedim, saygılar sevgiler..

Alkarası işi lohusa filminde konu edilmişti

Sene 2018, lise sondayım. Okulun basket takımında oynadığım için öğle arasında hep basket oynuyoruz takımdaki çocuklarla. Bir gün okulun en devasa cüssesine sahip çocuğu olarak nitelendirilen ve bundan dolayı lakabı “fıçı Sefa” takılan arkadaş, bu sefer basket oynamak istemiş ve bize gelip bende bu teneffüslük oynasam ya sizinle dedi. Bizde tamam dedik ama fıçı Sefa'nın basketbolla hiç alakası yok. Bende üç numara olarak oynuyorum ve Sefa ile aynı takımdayız. Derken maçın ilerleyen süresinde Sefa bana öyle ayarsız ve yakın mesafeden hayvani bir pas attı ki basket topu benim sağ ve sol hayalara geldi. Devamını hatırlamıyorum çünkü acıdan direkt bayılmışım. Beden eğitimi hocasının elindeki keskin kolonya kokusuyla uyandım. Başımı 6-7 kişi sarmış falan. Kızlar noldu diye soruyor ama bedenci de söyleyemiyor. Neyse sağ-sol takımları ciddi bir hasar olmadan kurtardık çok şükür. Fıçı Sefa da bana bi tost ısmarladı özür mahiyetinde. Olan oldu ama siz siz olun futbolu yada basketbolu bilmeyen arkadaşınızla ciddi maç yapmayın. İyi yayınlar, hocalara selam.

Selamlar hocam o zamanlar lise 3. sınıf öğrencisiyim ve sabahçıyım her gün okula gitmek için sabah saat 6 da uyanırdım fakat o gün uykuyu biraz fazla kaçırmışım o saatte uyanamadım anne babada şehir dışında kaldıran eden de yok. Saat 7 30 civarı şiddetli bi karın ağrısı beni uyandırdı. Telefonu hemen açtım baktım ders başlamıştı. Normalde öyle bi karın ağrısı varken hayatta gitmezdim okula ama edebiyat sözlüm vardı. Neyse hemen üstümü giydim aceleden lavaboya bile gidemeden fırladım evden o bok ağrısı ile bok ağrısı diyorum çünkü çok belli o kadar şiddetli başka ağrı yaşamadım ömrümde. Okula vardım sınıftan içeri girdim hoca yok yazıldığımı söyledi bende zaten yok yazılmışım bi lavaboya gideyim o ara dedim çantayı bıraktım sınıftan çıktım. Tuvalet bir üst kattaydı artık o ağrı öyle bir bastırıyordu ki yüz ifademe bile yansımıştı. Tam Merdivenlerin başına geldim artık istemsiz bi şekilde salmak zorunda kaldım ve saldım. (osurdum) Ve o an resmen kıpkırmızı oldum çünkü meğerse ishal ağrısıymış. Resmen altım sırılsıklam olmuştu. Vücuda daha fazla yayılmasın diye yalpalaya yalpalaya lavaboya çıktım. Donu felan çıkardım gördüğüm manzara içler acısıydı temizliği yaptım ( bu temizleme kısmı çok iğrenç olduğu için es geçiyorum) boklu donu kimse görmesin diye üstümdeki fermuarlı yeleğe sardım ve lavabodan çıktım. Okuldaki çöpe atamazdım kameralara yakalanırım diye bende dışarı çıkmak için dış kapıya yöneldim fakat güvenlik salmadı beni çöp atmaya felan gidicem dedim ne atacaksın dedi boklu donu gösterecek değilim ya geri tamam abi kolay gelsin deyip okula girdim tam o sıra teneffüs zili çaldı herkes dışarı çıktı bende elimde fermuarlı yeleğe sarılı boklu donla sınıfa girdim ne yapacağım ne yapacağım derken askılıkta asıla olan arkadaşımın resim çantasını gördüm ve yanaştım yeleğin içinden boklu donu çıkarıp içine attım kimseye görülmeden. Elimdeki yeleği de götürüp spor odasının askılığına astım çünkü oda bok kokuyordu ve sınıfa asamazdım. Ellerimi yıkayıp ders zilinden sonra sınıfa girdim. Hoca sözlüleri yaptı güzelde puan almıştım. Son ders resim ve müzikti ve resmim biraz iyi diye resim dersini seçmiştim neyse müziği seçen arkadaşlar diğer sınıfa gittiler biz 15 16 kişi kendi sınıfımızdaydık herkes resimlerini çıkardı. Tabi ben o sıra resim çantasına boklu donu koyduğum arkadaşımı izliyorum gizliden gizliye. Eleman çantayı açtı bi yaklaşık 10 saniye çantanın içine baktı ve çantayı geri kapattı. Üstüne hocaya ben resmimi getirmedim hocam deyince hocadan birde azar işitti benim yüzünden. Ders bittikten sonra direk fırladım sınıftan eve doğru artık o eleman ne yaptı bilmiyorum muhtemelen çantayı resimlerle beraber atmıştır çünkü ertesi hafta resim çantası olmadan okula geldi.

Korku olmadı be

Hoca selamlar. İlkokul 4.sınıftayım mezuniyet töreni vardı bu yüzden gösterimiz olucaktı herkes güzel güzel takimlari vardı benimde beyaz bir takımım vardı. Aşırı sıkışmıştım bi hışımla wcye koşturdum fakat hademe wcleri yıkıyodu ve beni içeri almadı bende napıcağımı bilemedim okulun karanlık bi köşeşi vardı orda dayanamadım altıma işedim beyaz pantolon artık sarı olmuştu. Allahtan mezuniyetten dolayı annemler vardı. Hemen annemi bulup eve gittik pantolonu değiştirip gösteriye geçte olsa katılmıştım buda böyle rezil bir anımdı

Korku serisi aşırı sardı kesinlikle devam etmeliiii

1.lig playoff git reiss

Abi acayip sardı bu korkudan düzenli gelirse güzel olur

Abi dün gece izliyodum korkudan yarıda bıraktım gündüz gözüyle izliyim diye öyle böyle sıçtırmadı

Sürekli gelmelik içerik, ayda bir Beşiktaş Porto maçı gibi bünyeye almalıyız bu içeriği ❤

Çok iyi seri devamı net gelsin

Ufak bi cerezlik okul anisi bizim orta okul hafif iyi gibi bir köy okuliydu tuvaletlerin kapısı zaten kapanmiyordu artık orda neler yasandiysa bı gün tenefüste hayvanlar gibi eglenirlen tuvalete girdik ve yanimizda 110-120 kilo bi danadan bozma çocuk vardı baktı tuvaletlerden birinin kapisi kapali olduğunu gördü aaa durun dedi ilk once tiklatti icerden cılız ve aciz bir doluuug sesi geldi ve o danadan bozma çocuk kapiya bi vurdu icerde ufacik bir çocuk varmis bu dananin kapiya vurduguyla bir bu ufak çocuk kapıyla berebar duvara carpti ( kapi kapanmadigi icin alaturka tuvalette sicarken bi yandan da kapiyi tutmaya çalışıyordu ufak da bi cocuk oldugu icin haliyle baya zorlaniyordu ve kapi iceri dogru aciliyor) cocuk sinek gibi karsi duvara yapisti ve gotunden bir parca olayin stresiyle kendini bosluga bıraktı biz hayvan gibi gule güle dışarı çıktık cocugu her gördüğümde gülüyordum acaba o cocuga noldu uzakta biyerde hala siciyormudur 8 sene falan gecti iyi yayinslar

Sene 2004 lise son sınıfım yaz donemleri artık okul bitmesi yakın felsefe sınavı vardı yakın arkadasima sabah beni uyandırması için akşamdan haber vermiştim.gece yattım ve sabah uyandım giyindim arkadaşımın aradığını düşünerek telefona baktım ama aramamisti arayıp uyandırmadi diye soylendim üstümü giyip çıktım yolda kimse yoktu okula gittim baktım kapı da kapalı ama kapıdan bakınca sınıfta arkadaşlarımın olduğunu görüyordum onlara seslendim ama güldüler kapıyı açan olmadı sınava geç kaldım diye çok sinirlendim ve ağlamaya başladım kapıyı tekmelemeye başladım (dış demir kapı) sonra arkadaşım aradı uyandırmak için ben de okulda olduğumu söyledim yanıma gelmesini istedim ama hala arkadaşlarımın bana bakıp güldüğünü görüyordum arkadaşım yanıma geldi ve kendime gelmemi hayal gördüğümü sınava kendimi çok kaptirdigimi söyledi bu da benim okulda unutamadigim hem korku hem komik bir animdi

Selam hocam, sene 2018-2019 liseyi Mengen Aşçılık’da okudum o zamanlar 11. Sınıfım Mengen küçük bir ilçe olduğundan dolayı oralarda çok takılmayıp şehir ilere giderdik fakat otobüs pahalı olduğundan dolayı otostopla giderdik. Bir gün arkadaşım(erol) cuma günü törende iken istanbula gidelim mi dedi. Bende ortalamadan az kekemelik var. Onu haletmek için internet okuduğum tedavi için 21 gün konuşmama orucuna girmiştim ne olursa olsun konuşmuyordum bu yüzüden kafa sallayarak olur dedim. Ve yola çıktık giderken ve istanbulda içinde bi sıkıntı yaşamadık fakat dönerken sakaryaya kadar otobüsle gidip ordan otostop çekelim dedik. Sakarya çıkışında bir adam bizi düzcenin bir ilçesine kadar bırakırım dedi. Oraya gittik orda baya bir zaman kaybettik en sonunda. Bi fiat doblo durdu içinde iki tane koca sakallı bize bir düzce köyüne gittiğini ordan otobüsle bolu merkezine gidibilicemizi söyledi giderken bize bir İslami tarikatta olduklarını anlatılar sonradan arkadaşım gittiğimiz köyü sordu adama interneten bakınca Mengenle yakından alakası olmayan bi yere götürdüklerini farkettik adam birden benim niye konuşmadığımı sordu arkadaşımda dilsiz o dedi konuşamıyor dedi ben de salak salak işaret dili haraketleri yapmaya başladım adama ,adam güldü tabi ,biz altımıza sıçıyoruz o ara arkadaşım sonunda dayanamayıp abi bizi bırak biz farklı bi yerden gideriz dedi adamlar ıslarla bizi köye götürüp ordan götürmeye çalıştı en sonunda araba ilçeden çıkmadan ışıklarda durdu erol bana işaret yaptı be birden kapıyı açıp arkamıza bakmadan kaçtık en sonunda ben de dayanamayıp erola koş diye bağırdım adamların bizi takip etmesinden çok korkmuştum allahtan öyle bişey olmadı sonrasından bizden 3 4 yaş büyük iki kişiye gelip mengene döndük tabi saat çok olduğundan yurtta giremeyip çorbacıda işkembe içip sabahı bekledik buda böyle bi lise anımdı iyi yayınlar hocam ❤

hasan hocam selamlar ben biraz genç bir takipçinim olay geçen sene yaşanıyor meşhur okul turnuvası başlıyor sınav dönemiyle çakışıyor turnuva dönemi. biz ilk turu geçtik ikinci turda gelen sınıfada ben sınav olmaya gidiyorum kelebek sistemi oluyor sınavlar. gittim sınıflarına sınavım erken bitti oturduğum sıraya sınıfımın adını yazdım yencez falan yazdım hemde çıkmaz kalemle hiç bir türlü çıkmıyor rezillik bir eşşeklik yaptım yani. neyse bunlarda tenefüüste gelip bizim sınıfta 3lü çektiler falan bizimkiler baya hırslandı. maç günü geldi bunlar kendi kalesine gol attılar biz bunları yendik. 1-0. sonra maç sonu gittik bunların katına 3lü çekmeye başladık onların sınıfta koridorun en dibinde sonunda. bunların sınıfına giderken ne kadar sınıf varsa çıktı bizi alkışladı alkışlar eşliğinde 3lü çekiyoruz. bu yendiğimiz lavuklar biraz belalı tipler ama bizde delikanlı gibi davranmaya çalışıyoruz. neyse bunlar bizim sesleri duydu çıktılar sınıftan ben bu elemanların başı dedikleri lavukla küfürlü kavga edip itişmeye başladık bizim arkadaşlar aldı beni sınıfımıza geçtik. aynı gün son ders telefonların sabah toplandığı odaya telefonları almaya gittim. sınıfa dönerken bi baktım bunlar 10 kişi toplanmış sen gir gir sınıfa çıkamayacaksın birdaha dediler. sınıfa girdim beyler şu şu sınıf kapının önünde bizi dövceklermiş zorrrrtt yaptım herkes güldü falan hoca geldi gönderdi bunları. çıkıştada yakın bi arkadaşla aynı otonüse bindik. otobüsdeyken bizim sınıftakiler beni arıyo olm hemen git seni arıyolar diye. evimin adresine kadar sormuşlar bizim sınıftakilere. (bizimkiler söylememiş). neyse otobüsde bunların sınıftan bi eleman geldi in lan otobüsden falan filan yapıyor. otobüsdeki herkes bize bakıyor bende küfürlü şekilde hadi lan ordan falan diyorum benim arkadaşda koruyor beni. biz oturduk aynı çocuk geldi ekibinin başını aradı çocuk burda, indiriyorum otobüsden falan demeye başladı. benim arkadaşım yine beni korudu neyse çocuk indi gitti olayda orda kapandı ama çocuklarla hala husumetimiz var yani. biz o sene finalde kaybettik bu arada. bu seneki turnuvada yeni başladı ilk turu geçtik. o lavuklarda ilk turda elendi bizde onların maçı izlemeye gitmiştik arkadaşlarımıza karşı oynuyorlar diye. bunlarla çok iyi dalga geçtik. bunlar yine bize taktılar kafayı eğer benzer şeyler olursa yazarım birdahaki anıda. seviliyorsunuz umarım okursunuzzz.

korku seri olsun hoca hikayemizi yazamadık

Sakalli kel dede Real Madrid gibi kaldı ya. Gerçekçiliği aldı beni

Valla hikayeleri bilmem ama bu müzik işi dona sıçırtma yapmasada bir tüyleri ürpertmedi değil

SELAMLAR İYİ YAYINLAR ABİ 12-13 yaşlarındayım o zamanlar müstakil bir evde dedem annem babam ve küçük kardeşim ile ikamet ediyoruz ev toplam 4 kat en alt kat bodrum onun üstü dükkan onun üstü ikaikat ise daire dedem üst katta biz ise alt katta oturuyoruz o eve anneannem öldüğü zaman dedem yalnız kalmasın diye taşınmıştık yaşlı adam sonuçta. Anneannemin ilk evliliğinden üvey teyzem varmış ben şahsen görmedim tanışmadım ama üvey teyzem küçükken annemi hiç sevmez ve onu evde bile istemezmiş neyse anneannem ölünce miras olayları yüzünden iyice ters düşmüşler ben o zamnlar 4-5 yaşında olduğum için annem bana anlatırdı bu kavga olaylarını anneannemin akrabaları dedeme miras kalmsın diye dedeme çeşitli büyüler yaptırmış delirtmeye çalışmışlar ben bunları annemden duyunca böyle bu işlere merak sardım ve araştırmaya başlamıştım youtubeden videolar izler okulda arkadaşlarla bu konular üstüne tartışırdım sanki hayatımın amacı olmuştu bu paranormal olaylar bir gece odamda yatıyorum dedemin katından gelen koşturma sesleri ile uyanıyorum anlam veremiyor korkuyorum odamdan çıkıp koridordaki lambayı açmak istiyorum ama yanlışıkla kapı otomaatiğine basıyorum iyice teleşlanıyorum gece kapı açık kalmasın diye aşşağı inip kapıyı kapatmak istiyorum ama dedemin katından sürekli koşma sesleri ve değişik gıcırtılar geliyor annemleri uyandırsam kardeşim yeni doğduğu için vve zor uyuduğu için uyandırmak istemeyince en sonunda kendim iniyorum kapıyı kaparken bahçeden köpek viyaklaması gibi bir ses geliyor bakmaya kafamı çıkardığimda elma ağacı sanki kopacakmış gibi sallanıyor hemen kapıyı çarpıp koştura koştura eve çıktım kapı sert kapanınca annem uyanmış ben anlatmaya çalışsamda kekelemekten anlatamıyorum o şokla annemin dizinde uyuya kalmışım sabah olunca anneml dedeme anlattım olayı annem çok korksada dedem evinde rahatça uyuduğunu ve hiç bir şey duymadığını söylüyor aile bireyleri benim çok koeku filmi izlwdiğimi bahane edip konuyu kapattılar bende durumu öyle kabullenmiştim bi on gün sonra falan dedem annemle ve kücük kardeşimle köye akraba ziyaretine gitmişlerdi bende okulumdan dolayı evde kala aktım saat 16.30 da eve geldim hava hafiften kapalı bungun bir havaydı biraz abur cubur alıp keyif yapacaktım youtubede izleyecek video ararken gene önüme paranormal videolar çıkmıştı aklıma dedemin evde olmaması sebebiyle evini araştırmak gelmişti cesaretimi topladım evine çıktım evde dolaplar forkmanto misafir odası falan baktım karıştırdım bişey yok en son benim odamın üstünde dedemin boş bıraktıgı anneannemden kalan eşyaların saklandıgı bir oda vardı odaya girdim dolaplar sanki daha önceden dağıtılmış gibiydi bende iyice eşeledim yukar dolapların bir tanesinde üstünde arapça yazılar olam bir bıçak buldum çok eski bir bıcaktı sap kısmında boynuzlu kücük insan tasvirleri vs vardı elime aldım bakarken elime kaşınma hissi falan gelince yere attım yere atınca alayım derken koltuğun altında uzun uzun sopalar olduğunu gördüm sopaları çektim üzeri yağla kaplı bazı kısımları oyulmuş ve arapça yazılar olan 5 tane sopa buldum sopalar farklı uzunlukta ve kalınlıktaydı bunları o oda da bırakıp telefonla annemi arayıp çabuk gelmelerini ve bulduğum şeyleri anlattım bir kaç saat sonra annem ve dedem gelmişti ilk önce eşyaları karıştırdıgım için kızsalarda o nesneleri görünce baya korkmuş ve şaşırmislardı dedem baya korkmuş ve üzgün dü o nesneleri aldı ve bu işlerle ilgilendiği bir hocaya götürdü. Hocanın anlattığina göre o 5 sopa aile üyelerini temsil ediyor o bıcak ise anneannemin ruhuna rahat vermemesi için eşyalarının arasına konmuş benimde yaşadıgım olayda yerinden çıkacak gibi olan elma ağacının altından koç kellesi ve pislik eşyalar çıkmıştı dedeme falan hep annem ve babam soruyorlardı bu eşyalar senin haberin olmadan nasıl oralara yerleştirilidı diye en sonunda bundan 2 ay önce dedemin eve temizlik yapsınlar diye anneannemin köyünden çağırdığı 4 kadın aklına gelince bizde jeton düşüyor sonradan öğrendikki bu kadınlar üvey teyzemin gençlinkden arkadaşlarıymış bu olaydan sonra hiç kimseyi eve sokmadık ve bu güne kadarda daha böyle bir olay ile karşılaşmadık. Bu da benim hikayem ara sıra hatırlayınca tüylerim zımpara gibi olur içimden akrabalara bi deste söverim. SEVGİLER Hasan Hoca...

rahat uyumak için sabah tekrarı izliyorum ✌🏻

Harika bir bolumdu! Elinize saglik hepinize. Ufak bir elestiri, keske tum hikayeler yayindan once derlenip toplansa kesinlesse yayin sirasinda hikaye secmece isine girilmese